5:33 pm - TRABZON ECZACI ODASI: “İlaç yokluğu halk sağlığını tehdit ediyor, eczacılar sorumlu değil”
2:29 pm - KOKARCA İLE BAŞI DERTTE OLANLAR BU HABERE DİKKAT! Kendi tasarladığı tuzağı önerdi
1:42 pm - CHP’Lİ YAVUZYILMAZ UYARDI! AKP’den elektrikte yeni tuzak tarifesi… 2026’da yüzde 120 zam yolda!
6:06 pm - GEÇMİŞ OLSUN
12:54 pm - CÜZDAN DA BOŞ PAZAR ARABASI DA! ‘Meyve al gel dediler vallahi alamadım’
8:47 pm - VATANDAŞTAN KAHVERENGİ KOKARCA İSYANI! Acil çözüm bekleniyor
7:25 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
2:01 am - VEFAT VE BAŞSAĞLIĞI
5:40 pm - MAHALLEMİZİN ÇOK ACI KAYBI: Emekli Abdurrahman Kanber Hayatını Kaybetti.
9:33 am - MAAŞ ZAMLARI SİLİNDİ: Emekli, asgari ücretli, memur…
18. Bölge Trabzon Eczacı Odası, halk sağlığını doğrudan etkileyen “ilaç yokluğu” sorununa dikkat çekti.
Oda Başkanı Ecz. Erhan Başer imzasıyla yapılan açıklamada, kronik hale gelen ilaç yoklarının her kur güncellemesi ve zam beklentisi döneminde yakıcı biçimde hissedildiği vurgulandı.
Oda Başkanı Ecz. Erhan Başer, özellikle kanser, diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastalıkların tedavisinde kullanılan ilaçlar, pediatri ilaçları ve bazı antibiyotiklerin eczane raflarında bulunmadığını, bu durumun hem hastaları hem eczacıları zor durumda bıraktığını belirtti.
“İlaç firmaları zam beklentisinde piyasayı durduruyor”
Açıklamada, ilaç yokluğunun temel nedenlerinden biri olarak Sağlık Bakanlığı’nın İlaç Fiyat Kararnamesinde belirlediği Euro kuru ile gerçek kur arasındaki uçurum gösterildi.
Bu fark nedeniyle ilaç firmaları ve ecza depolarının, zam beklentisi süreçlerinde piyasaya ilaç sunumunu yavaşlattığı ya da tamamen durdurduğu belirtildi.
Başer, “Güncelliğini yitirmiş ilaç fiyat kararnamesi, rasyonel ilaç temin politikasının olmayışı, yerli ilaç üretiminin yetersizliği ve uluslararası ilaç şirketlerinin ilacı bir kâr aracı olarak görmesi bu tablonun ana nedenleridir” dedi.
“İLAÇ YOKLUĞUNUN SORUMLUSU ECZACINIZ DEĞİLDİR”
Trabzon Eczacı Odası açıklamasında, halkın yaşadığı mağduriyetin faturasının eczacılara kesilmemesi gerektiği vurgulandı.
“Eczacılar vatandaşların tedavilerinin aksamaması için depolardan ilaç temin etmeye, olmayan ilaçları aramaya çalışarak mesailerinin büyük kısmını harcamaktadır.
Bu durum hem mesleki yükü artırmakta hem de vatandaşlarımızla karşı karşıya gelmemize neden olmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
“HALK SAĞLIĞI EKONOMİK SORUNLARIN KISKACINA TERK EDİLEMEZ”
Başer, halk sağlığının ekonomik kriz dinamikleri içinde değerlendirilmemesi gerektiğini belirtti.
Başkan Erhan Başer, “Toplum sağlığı ve vatandaşlarımızın ilaca erişimi ekonomik sorunların kıskacında değerlendirilemez.
Halk sağlığı, titizlikle ele alınması gereken bir konudur.” dedi.
Başta Sağlık Bakanlığı, ilaç endüstrisi ve dağıtım kanalları olmak üzere tüm paydaşlara görev ve sorumluluklarını yerine getirme çağrısı yapıldı.
“ÇÖZÜM İÇİN ORTAK AKIL VE ŞEFFAFLIK ŞART”
İlaç yokluğu sorununun çözümü için atılabilecek adımlar da açıklamada sıralandı:
İlaç kuru ve fiyat politikaları belirlenirken yalnızca Sağlık Bakanlığı ile ilaç firmalarının değil, tüm paydaşların katıldığı şeffaf ve katılımcı mekanizmalar oluşturulmalı.
Belirli periyotlarla kur düzenlemesi yapılmalı ve bu düzenlemelerin hayata geçirilmesi gecikmemeli.
Zam dönemlerinde tedarik zinciri denetlenmeli, suistimallere ve izin verilmemeli.
Yerli ilaç üretimine ağırlık verilerek dışa bağımlılık azaltılmalı.
“ECZACILAR TÜM ZORLUKLARA RAĞMEN HALKIN YANINDA”
Son olarak Başer, eczacıların tüm güçlükler karşısında görev bilinciyle çalışmaya devam edeceğini belirtti:
“Eczacılar insan sağlığını önceleyen, akademik eğitimle donanmış, sürekli meslek içi eğitimlerle bilgisini güncelleyen sağlık profesyonelleridir.
Yaşanan tüm zorluklara rağmen vatandaşlarımıza güvenle ilaç ve sağlık danışmanlığı hizmeti sunmaya devam edeceğiz.