İŞÇİLER ÇOK ÇALIŞMALARINA RAĞMEN GEÇİNEMİYOR | Ne ücret yetiyor ne zaman kalıyor

.

Ankara’da çeşitli iş kollarında asgari ücretle çalışan işçiler, ek iş yaparak yaşadıklarını ifade ederken, asgari ücretin üzerinde alan işçiler sosyal hayatlarının olmadığını söylüyor.

Asgari ücrete yapılan ara zammın üzerinden daha iki ay geçmesine rağmen yeniden zam talebi gündemde. Ankara’nın Çubuk ilçesindeki fabrikalarda konuştuğumuz işçiler arasında sadece asgari ücretliler değil, üzerinde ücret alan işçiler de geçinemediklerini anlatıyor.

Kimisi ek iş yaparak ayın sonunu getirmeye çalışırken, kimi de sosyal hayatının kalmadığını “Hep işte gibiyiz” diye özetliyor. İşçilerin talebi asgari ücrete yıl sonu beklenmeden bir zam yapılması ve temel tüketim maddelerine yapılan zamların durdurulması.

Görüştüğümüz çoğu işçi mevcut durumunun hiç iyiye gitmediğini, ücretlerin yetmediğini, iş dışında bir vakitlerinin kalmadığını anlatıyor. Mobilya fabrikasında çalışan bir işçi, “Asgari ücret alıyorum.

Temel ihtiyaçları bile karşılamaya yetmiyor. Sürekli fiyatlarda artış var” diyor. Sosyal yaşamının da oldukça kısıtlı olduğunu ifade eden işçi şunları söylüyor: “Zaten işten çıkıp uyuyana kadar bana kalan zaman 1 saat. Zaten cebimizde para yok.

Hükümette de insanda da sorun var. Hükümet son yıllarda çok bozdu. Bizim esnafımız da krizi bahane ederek sürekli zam yapıyor.”

“EK İŞ YAPIYORUM”

Oto temizlik ve yıkamada çalışan bir işçi de asgari ücret aldığını belirtiyor. Bir diğer aya kadar para kalmadığını ve ek iş yaptığını ifade eden işçi, “Boş zamanlarımda amelelik yapıyorum.

Zaten vakit diye bir şey yok bende. Hiçbir harcamaya maaş yetmiyor. Bari artık hiçbir şeye zam yapılmasın, fiyatlar sabit kalsın” diyor.

Küçük ev aletleri üreten bir fabrikada asgari ücretle çalışan üç işçiden biri “Maaş yetmiyor zaten, az kalıyor, en az 8 bin TL almamız lazım” diyor. 20 yaşındaki bir kadın işçi de ailesiyle yaşadığı için yettiğini söylüyor.

Ancak bir yere kadar. Sosyal hayatı konuştuğumuzda ücretlerin değişmesi gerektiğini söyleyen işçi, “Hep işte gibiyiz. Zamanın kaldığı yok. Dünyada böyle bir kriz var zaten, Türkiye de bundan nasibini alıyor. Ekonomik önlemler almamız gerek” diyor.

SOSYAL VAKİT ALIŞVERİŞE GİTMEKTEN İBARET

Büyük gıda fabrikalarından birinde konuştuğumuz bir işçi de “Asgari ücret alıyorum ve memnunum. Zaten ben işe gireli çok olmadı. Şimdilik bir sorun görmüyorum” diyor.

Sosyal vaktinin kalmadığını ifade eden işçi, “Her şey insanın elinde, tamamen kişilere bağlı sorunların çözümü” diye düşünüyor.

İlaç fabrikasından konuştuğumuz işçiler zamlardan şikayetçi. Zamların durup fiyatların düşmesini istediklerini anlatan işçi, tüm dünyada kriz olduğu için iktidarla ilgili sorun görmediğini ifade ediyor.

Gruptaki diğer işçiler bu konuda görüş vermeseler de arkadaşlarına katılmadıklarını ifade ediyor. Sosyal hayatta neler yaptıklarını sorduğumuzda ise içlerinden biri “Arada ailecek pantolon almaya gidiyoruz” diyor.

“BENİM GİBİLER BAŞBAKAN OLSA”

Kablo fabrikasında çalışan ve aynı zamanda emekli olan bir işçi asgari ücretten fazla aldıklarını ama yetmediğini anlatarak, “Asgari ücret en az 8 bin TL olmalı ocak ayından önce.

Eskiden ev alıyorduk, şimdi peynir bile alamıyoruz” diyor. Bu sorunların çözümünü sorduğumuzda yanıtı şu oluyor: “Valla bence bu sorunların çözülmesi için benim gibilerin başbakan olması lazım.”

Bakanlıkta çalışan bir emekçiyle konuştuğumuzda ise “Asgari ücretin üzerinde alıyorum ama yetmesi mümkün değil. Su bile çok pahalı. Enflasyonun düşmesi ve çalışma saatlerinin azaltılması lazım hem ekonomik hem de sosyal sorunların çözülmesi için” diyor.

“HER GÜN FİYAT DEĞİŞTİRİYORUZ”

Bir market çalışanı kadın da asgari ücretin üstünde almasına rağmen memnun olmadığını anlatarak, “Her şey artıyor. Her gün fiyat değiştiriyoruz, gözlerimle görüyorum. Ben market çalışanı olduğum için pek çok ürünü deneme şansım oluyor.

Çikolatalardan birini gerçekten çok seviyordum. Geçen senelerde kutusu 40 lira civarındaydı. Şimdi 110 lira. Almak mümkün bile değil” diyor.

GELECEK YILKİ İZİNLERİMİZDEN DÜŞÜLDÜ

MAN’da çalışan bir işçi de ücretlerinin giderek eridiğini anlattı. MAN Türkiye işçileri olarak çok zor durumda olduklarını ve enflasyon farkının hiçbir işe yaramadığını belirten işçi, uzun süre çalışmaya ara veren fabrikada işçilerin kısa süreli olarak işe çağrıldığını söyledi.

Çalışmadıkları zamanlar için işçilerin izinlerinden, izni olmayanların gelecek seneki yıllık izinlerinden kesinti yapıldığını dile getiren işçi, “Gerçekten geçinemiyoruz, artık bir yerlerden destek bekliyoruz” diyor. Evrensel