SON DAKİKA

DARICA HALK KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ (Akçaabat)

CUMHURİYET’LE TAÇLANAN BÜYÜK KURTULUŞ MÜCADELESİNİN 100’ÜNCÜ YILI | Kurtuluş için bir kez daha…

Bu haber 30 Ağustos 2022 - 9:20 'de eklendi ve 19 views kez görüntülendi.
CUMHURİYET’LE TAÇLANAN BÜYÜK KURTULUŞ MÜCADELESİNİN 100’ÜNCÜ YILI | Kurtuluş için bir kez daha…

CUMHURİYET’LE TAÇLANAN BÜYÜK KURTULUŞ MÜCADELESİNİN 100’ÜNCÜ YILI | Kurtuluş için bir kez daha…

.

Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramı.

Emperyalist işgale karşı Mustafa Kemal önderliğinde mücadele veren Anadolu halkının zafere ulaştığı günün 100. yıldönümü.

Bir asır önce bugün, ülkemizi hiçbir dirençle karşılaşmadan sömürgeleştirebileceklerini sanan işgalcilerin hayalleri suya düşürüldü.

Büyük Taarruz 19 Mayıs 1919’da başlayan uzun bir kurtuluş mücadelesinin en önemli duraklarından biri.

30 Ağustos 1922 bir anlamda silahlı mücadelenin son büyük meydan okuması.

Düzensiz çete savaşlarıyla başlayıp ordu haline gelen güçlerle Mustafa Kemal Atatürk’ün liderliğinde Yunan ordularının yenilgiye uğratıldığı tarih.

30 Ağustos tarihi sembolik olarak bu ülke topraklarının emperyalist işgalden geri alındığı günü temsil eder.

Bu tarih 1926 yılından bu yana da Zafer Bayramı olarak kutlanıyor. Bu savaşın üzerinden tam 100 yıl geçti.

Askeri başarının ardından süreç Cumhuriyet’le taçlandı. Bugün geriye bakıldığında büyük bir mücadele ve bu mücadelenin bıraktığı birikimin kıymeti daha iyi anlaşılıyor.

Ama genç Cumhuriyet’in çok büyük bölümü bir anlamda tüm kazanımları yok etme, devrimleri ezme tarihi olarak süregeldi.

Özellikle 1980 ve sonrasında başlayan süreç Cumhuriyet’e karşı açılan bir savaş niteliğindeydi. AKP’li yıllar ise karşı devrim sürecin inşası görevi üstlendi.

30 Ağustos 2022’de gerçekleşen kurtuluşun karakterine bakmak bugünün görevlerini anlamak açısından da önemli.

İşte kurtuluş mücadelesine karakterini veren en önemli birkaç başlıklardan;

Bağımsızlık: Her türlü boyunduruğa, emperyalist tahakküm ilişkisine karşı bir mücadele. Antiemperyalist karakter.

Halkın varlığı: Elitlerin değil halkların mücadelesiyle gerçekleşti. Meclislerle Anadolu’nun en uzak noktalarına kadar taşındı, oralardan örgütlendi.

Cumhuriyet anlayışı: Bir rejim hayali vardı. Halkın iradesinin yansıyacağı bir rejim öngördü. Cumhuriyet’le taçlandırıldı.

Saray’a karşıydı: Sadece emperyalistlere değil İstanbul’da oturan padişaha ve onun temsil ettiği anlayışa da karşı verildi. Saray’a karşı Meclis’in, tek adama karşı halkın mücadelesiydi.

Birleşik mücadele: Halkın farklı kesimlerinin emperyalist işgale, yerli işbirlikçilerine ve saltana karşı yürüttüğü ortak mücadeleydi.

Dinciliğe karşı akıl: Dinciliğin hapsettiği zihinlere karşı aklı ve bilimi esas alan bir vizyona ve gelecek perspektifine sahipti. Medeniyet tercihini bu belirledi.

BİR KEZ DAHA YENİDEN

Türkiye, bugün bir kez daha kurtuluş mücadelesi ile karşı karşıya. Cumhuriyet’in tüm kazanımları yok edildiği gibi yakasını çoktan emperyalist ülkelere kaptırmış bir ülke durumunda.

Bağımsızlık sadece yazılı bir metin olarak kaldı. Ne siyasi ne de ekonomik bağımsızlıktan bahsetmek mümkün değil. Halkın yönetimde hiçbir söz hakkı kalmadı.

Ucube Cumhurbaşkanlığı sistemi eskinin kör topal yürüyen parlamenter sistemine rahmet okuttu. Tek adamın ağzından çıkan sözlerin kanun niteliğinde olduğu bir ülkeye dönüştü. Saray bir kez daha ülke yönetimini ele geçirdi.

Dincilik toplumsal yaşamı belirlemede, baskı oluşturmada ve her türlü pisliği örtmede önemli bir araç haline geldi. Hilafet ve şeriat özlemi açıkça dillendirilmeye başlandı.

Bir asır önce bugün, emperyalizmin yerli işbirlikçilerinin memleketi parsel parsel işgalcilere teslim etme hevesleri kursaklarında bırakıldı.

Bir asır önce tıpkı bugün gibi, Anadolu halkına sömürü ve zulmü layık gören asalak Osmanlı hanedanı ve peşindeki din tüccarları ve mandacılara tarihin çöplüğünün kapıları açıldı

Eşitsizlik, adaletsizlik kurumsallaştı. Yoksulluk kader oldu.

Tüm bu nedenlerden dolayı 100 yıl sonra da olsa yeni bir kurtuluş mücadelesi ertelenmez bir görev olarak duruyor.

Böylesine onurlu bir zaferin üzerine inşa edilen Cumhuriyet ise şimdi başka bir asalak sınıfa teslim olmanın sonuçlarını yaşıyor.

Emekçi halkımız patron sınıfının çıkarları için on yıllardır sömürülüyor, kaynaklarımız patronlar tarafından yağmalanıyor, ülkemiz patronlar daha da zenginleşsin diye kötürümleştiriliyor.

İşgal, bu kez de yerli ve yabancı patronların eliyle sürüyor. Onlar bu ülkenin emekçi insanlarının sırtından kasalarını doldurmaya devam ederken emperyalizmin terör örgütü NATO ise ülkenin dört bir yanına yayılmış askerleri ve üsleriyle bu düzenin bekçiliğini yapıyor.

Bu işgale son vermek için bize yeni bir zafer gerekiyor!

Tıpkı 100 yıl öncesinde olduğu gibi, halkla birlikte yeni bir cumhuriyet için yola çıkma zamanı. Ancak böyle bir inanç tüm mücadeleleri zafere götürecek enerjiyi bu cesareti açığa çıkarabilir.

İŞBİRLİKÇİLERİN SALTANAT HAYALLERİNİ YIKACAĞIZ

Büyük zaferin 100’üncü yılı nedeniyle, Mustafa Kemal önderliğinde bağımsız bir cumhuriyetin yolunu açan Kurtuluş Savaşı’nı selamlıyoruz.

Bugün laiklik ve bağımsızlık başta gelmek üzere Cumhuriyet’in mezar kazıcılığına soyunmuş siyasal İslamcı karanlık altında yaşıyoruz. Her yanından pislik akan, çürümüş, lime lime dökülen böyle bir yönetimi ülkemiz hak etmiyor.

Büyük yolsuzluklarla ülkenin birikimlerini talan ederek; yerli ve yabancı tekellere tüm yer altı ve yer üstü zenginliklerimizi satarak kurulan saltanat hayallerini yıkmaktan başka bir yol yok.

Bunun için tüm devrimciliğimizle sorumluluk alacağız. Cumhuriyet’i, 100’üncü yılında emekçilerin ve ezilenlerin laik, demokratik, bağımsız ve özgür cumhuriyeti olarak yeniden kuracağız. Emperyalizmi, gericiliği, saltanatı yine yenecek; bağımsız, eşit ve özgür bir cumhuriyeti kuracağız.

Bu zaferi, uluslararası tekellerin yağmasına son vererek, NATO üslerini ülkemizden defederek kazanacağız. Bu zaferi, emekçi halkımızın alın terine, ülkemizin kaynaklarına çöken patronların boyunduruğuna son vererek kazanacağız.

İşgalciler yenilecek, halkımız kazanacak!

İşgale karşı bu kararlılık ve inançla direnen Anadolu halklarını, 30 Ağustos’u yaratan ve direnişe önderlik eden  Mustafa Kemal ve mücadele arkadaşlarına saygıyla…

Etiketler :
POPÜLER FOTO GALERİLER
SON DAKİKA HABERLERİ
İLGİLİ HABERLER
SON DAKİKA